Evet,beni kalbimden vurdun..Taa 31 sene önce..O gün, bugün seviyorum seni Nilüfer..O muhteşem sesinle hala zirvede olduğunu görmek öyle mutlu ediyor ki beni bilemezsin..Çeşme’deki konserinden sonra eve dönünce şöyle bir gerilere gittim yine..Ağustos 1971..Televizyon yok ülkemizde..Hafta Sonu Gazetesi’nde bir haber dikkatimi çekiyor.Altın Ses Yarışmamızı 15 yaşında bir öğrenci,Nilüfer Yumlu kazandı diye..Kim bu ya,deyip haberin detayını okuyorum..”Nilüfer’in klası tartışılmaz.Çok kuvvetli,çok kaliteli bir sese sahip olan Yumlu,L’arca di Noe’yi göz kamaştırıcı bir yorumla söyledi”Bu haber bir süre sonra bana kaynak oluyor. Çünkü ertesi yıl gazetem yılın oskarlarını vermeye karar veriyor.Ve okurların oylarıyla da kazananlar belli oluyor..Pop müzik alanında en iyi erkek şarkıcı Alpay,en iyi grup ÜçHürel ve en iyi kadın şarkıcı Nilüfer. .Alpay ve Hürel kardeşleri tanıyorduk ama Nilüfer’e nasıl ulaşacaktık.Hemen aklıma Hafta Sonu gazetesi geliyor ve Hürriyet’i arıyorum. Ev ve okul telefonunu veriyorlar.İtalyan Lisesinde okuyor o sıralarda Nilüfer..Henüz 16 yaşındaki bu güçlü sese “yılın sanatçısı” seçildiği müjdesini veriyorum ve telefonun öbür ucunda donup kaldığını hissediyorum..Ödül töreni ve konseri için konuşuyoruz.Otel rezervasyonları ve uçak ..Hayatta hiç uçağa binmediğini ve ancak otobüsle gelebileceğini söylüyor.Ve İzmir’e geldiğinde karşıladım,otele yerleştirdim..Akşam ödülünü aldı.İlk sahneye çıkışıdır sanatçının..Biyografilerinde 1973 yılında Zeki Müren’in solistliğini yaptığı kadroda İzmir Fuarı’nda ilk kez sahneye çıktığı yazılır.Oysa ondan bir yıl önce sahne almıştı.Yer yine İzmir ve Karaca Sineması’ydı.Bu arada birbirimizi tanımalar..Gazeteler onu “ürkek bakışlı altın ses” olarak yazıyorlardı.
Bence o gün, bugün öyle değil..Tuttuğunu koparan biri,o..Güçlü bir insan..Acısını da sevincini de kendi yaşayan bir kişi..Stüdyoda seslendirdiği ilk şarkı üzerinde okul formasıyla okuduğu “Neden” dir.İlk plağı ise bizde yılın sanatçısı seçildiği sene piyasaya çıkan “Kalbim bir pusula”..Özgün yabancı versiyonundaki gibi taka,taka,taka diye başlayan bu parça ile tanınıp bir yıl sonra yaptığı”Dünya Dönüyor”ile zirveye kuruluyor Nilüfer..O gün bugün zirvede..Nilüfer’in başarısında önemli müzik adamlarının yeri var.Kilometre taşlarının başında Nino Varon geliyor.Sonra Şanar Yurdatapan..Onno Tunç..Ve de Kayahan..1986 yılında Antalya’da düzenlenen “Uluslararası Akdeniz Şarkı Yarışması”ında Kayahan’ın bestesi “Geceler”ile birincilik alırken inanın tüylerim diken diken oldu...Eurovision’a da katıldı Nilüfer..1978 de Grup Nazar’la..Parça”Sevince”..Derece alamayınca hemen politik falan deniyordu o dönemlerde.Oysa şimdilerde yapılan “marketing”o sıralar var mıydı?Oyun kuralına göre oynanıyor muydu?“Bir şarkı,bir türkü,bir ninni,yeter ki bir müzik olsun” şarkı sözlerinden biri..İşte Nilüfer’in dünyası..Bugün dünyasında bir de “büyük aşkım” dediği kızı Ayşe Nazlı var..Çocuk özlemini giderdiği,annelik duygusunu tattığı..
Yaşamında evlenmeler,boşanmalar,birliktelikler o kadar çok..Ama sanatını hiç etkiletmemiş bu özel durumlardan..Güçlü yapısı var dememe bir başka neden daha..”Ben bir maratoncuyum” diyor müzik kariyeri konusunda..Ticarete Şişli’deki Pilavcı Pasajında bir bebe mağazasıyla atılmış,ancak başı çok ağrımıştı.Şimdilerde “ticaret yapılacaksa prodüktörlük olsun daha iyi “diye düşünüyor sanırım....
Ve son fotoğraflarına baktığımda 16 yaşındaki kızla 48 yaşındaki kadın arasında ne ses ,ne fizik olarak bir fark göremiyorum.Allahın sevgili kulu herhalde..
Erkan Sevinç/Hürriyet
