Kızılmaske: On Kaplan Gücündedir

Türkiye'de Superman'dan sonra esprilere ve karikatürlere en çok konu olan çizgi-roman kahramanı Kızılmaske'dir herhalde.. Lee Falk adlı Amerikalı çizer tarafından yaratılmış ve ilk olarak gazetelerde bant olarak çizilmeye başlamıştır, takvimler 1936 yılını göstermektedir. Lee Falk aynı zamanda Sihirbaz Mandrake'nin yaratıcısıdır.Kızılmaske'nin orijinal adı The Phantom (Fantom=hayalet) olup, çok hızlı hareket etmesi, bir anda ortaya çıkıp bir anda ortadan kaybolabilmesi, kim olduğunun bilinememesi gibi özelliklere yapılan bir vurguyu ifade eder. Türk yayıncı ise bu adı, kahramanın giydiği kostümden hareketle Kızılmaske olarak koymuş. Biz de öyle kabul ettik. Ama şimdi bakınca epey komik kaçıyor yani.. Superman'a da 'Kızılpelerin' diyebilirdik aynı mantıkla. Kızılmaske, Bengali ormanlarında yaşamaktadır. Asıl adı Kit Walker'dır. Kimselerin yerini bilip bulamadığı Kafatası mağarasında (yoksa Kurukafa mağarası mıydı ya? Orijinali Skullcave) ikamet etmektedir. Babadan oğula devreden Fantom'luk 400 yıldır devam etmektedir. Tabii bunu pek az kişi bilir. O yüzden ormandaki yerliler Kızılmaske'yi ölümsüz sanmakta ve hatta ondan 'Ölümsüz Ruh' diye bahsetmektedirler. Adı ormanda bir efsanedir ve bu efsaneyle ilgili olarak yerlilerin uluorta söylediği: "Fantom on kaplan gücündedir.." "Fantom herkesle anladığı dilden konuşur.." gibi laflar, yolları ve yılları aşmış, bugün Cem Yılmaz'ın şovlarından Ahmet Yılmaz (Leman'daki Cümbür Cemaat köşesi onundur) karikatürlerine kadar girmiştir. Düşünün artık gerisini... Ve Fantom efsanesinin aldığı boyutları. Kızılmaske, etrafındaki pigme dostlarıyla takılmaktadır ama aslında bu Pigmeler uşak gibi bir şeydirler. Kızılmaske'nin atının bakımını yaparlar, Kafatası mağarasını çekip çevirirler, arada sırada başları sıkışırsa da Kızılmaske'den yardım isterler.
Kızılmaske, o ilkel zencilere yardım eder, onları korur ve gözetir.. Hatta icabında onları hayatın anlamı ve felsefe konularında bile aydınlatır, bilgilendirir. (Yaa, işte böyle.. Uygar ve üstün beyaz adam; ilkel, cahil ve bazen kötü niyetli siyah adama yardımcı olmaktadır) Bir de ergen dostlar Tomm ve Reks ile, onlara öğretmenlik eden Bayan Tagama vardır çevrede.
Kızılmaske'nin iki adet yüzüğü vardır, iki elinin orta parmaklarına takmıştır onları. Birisine yumruk attığı zaman, bu yüzükler kötü adamın çenesinde asla çıkmayan kurukafa işaretleri bırakmakta, böylece Fantom'la karşılaşmak bahtsızlığına uğramış kötü adamlar ömürleri boyunca damgalı eşek gibi yaşamak cezasıyla karşı karşıya kalmaktadırlar.
Bir de Kızılmaske'nin koruyucu mührü vardır. Bazı bölgelere o işareti bırakmışsa, o bölge Kızılmaske'nin koruması altında demektir ve oraya tasallutta bulunacak kötülerin vay halinedir yani... Bazı maceralarda Kızılmaske'nin her iki yüzüğü de kurukafa desenli, bazılarında ise sağ elindeki yüzük kurukafa desenli olsa da sol elindeki yüzük koruyucu mühür amblemlidir. Yani bu adam bir sol aparkat çıkarsa kötü adamı koruyucu mühürle mi damgalayacak? Bir de merak ederdim yani, aslında kötü olmayan bir adama yanlış anlama neticesi veya kazayla yumruk atacak olsa, boş yere damgalamış olmayacak mı garibanı? Hele de o damganın hiçbir şekilde çıkmadığını düşünecek olursak... Diana Palmer adında uzatmalı bir sevgilisi vardı. Sonradan evlendiler, ikiz çocukları bile oldu.

Bengali'nin başkenti Mowitan'dır. (İngilizce orijinal metinlerde Mawitan diye geçiyor) Kızılmaske bazen kılık değiştirip buradan uçağa biner ve oraya buraya da uzanır. Yanına sadık kurdu Şeytan'ı da alır ve her seferinde hostesler ona "Bayım, uçağa köpek alamazsınız.." dese de, o hep aynı cevabı verir: "Şeytan, köpek değil kurttur.." Ve hep de mevzuu orada biter. Mesela bir gün de uçağın pilotu gelip "Sen bizimle dalga mı geçiyorsun? Burası hayvanat bahçesi mi lan dingil?" demez. (Bu arada, "Şeytan köpek değil kurttur" cümlesinin metaforunu düşünme işini de size bırakıyorum. Kurtlar ayrıntıda gizlenir, köpek gizlenmez. Şeytan da ayrıntıda gizlidir, o halde Şeytan köpek değil kurttur.. Bu da bir ayrıntı ve işte hem kurt hem Şeytan bu ayrıntı parantezinde buluşmadılar mı?) Kızılmaske bazen kafası kızınca veya dinlenmek için Eden adasına gider. Bu adada bütün hayvanlar barış ve huzur içinde yaşamakta, aslanlar bile bu yüzden otobur takılmaktadır. Arasıra bu adada Baldy adındaki kel gorille güreş tutan kahramanımız, bazen de Hzzz adlı, mağarada yaşayan ve mantarla beslenen maymunsu bir yaratıkla takılır. Aman efendim ne asude bir mekandır o Eden adası.. Denizde yunuslar falan... Kızılmaske arasıra Kafatası mağarasında atalarının anı defterlerini okur. Buralardan ekstra maceralar çıkar. Mesela yazar bizi 17. Yüzyılda korsanlarla mücadele eden bilmem kaçıncı Fantom'un maceralarına götürür böylece.
Bengali devlet başkanı Başkan Luaga ve hatta komşu ülke Ivory-Lana devlet başkanı Başkan Goranda, başları sıkışınca Kızılmaske'den yardım istemekten çekinmezler. Hatta, Diana Palmer ile evlendikleri macerada, nikahlarını bu iki devlet başkanı kıyıyordu ormanda.. Diana Palmer'in annesi "Peki bu nikah yasal mı?" diye sorunca, Diana Palmer'in babası "İki devlet başkanının kıydığı nikahtan daha yasal nikah olur mu?" diye cevap vermişti.
Kızılmaske hakkında anlatılacak ne çok şey varmış? Bunun filmi de yapıldı ama filmde Kızılmaske Bengali diye bir Afrika ülkesinde değil, Bengalla adında bir güney Asya ülkesinde yaşamaktaydı. Dolayısıyla etrafında Pigmeler yoktu, Hintliye benzer sarıklı tipler vardı. Kızılmaske aslında Afrika'da mı yoksa Asya'da mı yaşamaktadır? Burası biraz tartışmalı. Çevresinde zenciler var diye Afrika diyebilirsiniz. Ama jungle tipi ormanlar Afrika'da yoktur, Asya ve Güney Amerika'da bulunur öyle ambiyans. Öte yandan, Fantom söylencelerine konu olan kaplan, Afrika'da bulunmaz. Dolayısıyla bir zenci ve bir kaplanın aynı coğrafyada yer alması zordur. Bu da bana dokundu yani.. "Etrafında Pigmesi olmayan Fantom, tekerleği olmayan Ferrari'ye benzer.."
Öte yandan, Fantom on aslan değil kesinlikle on kaplan gücünde olduğuna ve tropik ormanlarda seyirttiğine göre, ne yapacağız, nasıl düşüneceğiz şimdi?

Feride Kahler/Gazoz Ağacı